TEKNOLOJİ-HABER

Facebook, yalan ve uydurma haberleri etiketleyecek!

Facebook, ironik haberleri gerçek sanan kullanıcılarının kafa karışıklığını gidermek için yeni bir özelliği test aşamasına soktu. 


Facebook, ironik haberleri gerçek sanan kullanıcılarının kafa karışıklığını gidermek için yeni bir özelliği test aşamasına soktu. Sosyal medya devi, ülkemizdeki Zaytung gibi ironik haberler paylaşan sayfaları özel bir kategoriye sokacak.
Ülkemizde de zaman zaman benzerlerine karşılaştığımız üzere, Amerika’da da The Onion ve The Daily Currant gibi parodi haberler yapan sitelerin “uydurduğu” haberleri gerçek sanan okuyucular, dahası bu haberleri gerçekmiş gibi yayınlayan gazeteciler mevcut. Facebook, kullanıcılarından gelen tepkiler üzerine artık bu karışıklığı gidermenin yolunu bulmuş durumda.

Sosyal medya devi, Haber Kaynağı’nda akan bu tip ironik içeriklere “Satire” (İroni) etiketi koyacak. Bir ay boyunca test edilecek olan özellik, daha sonra tüm kullanıcılara ulaşacak. Facebook bu süreçte ironik haber yapan siteleri olabildiğince tarayıp bu kategoriye sokmaya çalışacak.




Facebook Kullanıcıları İçin Yeni Tehdit!

Kötü amaçlı kişiler iş başında, hack’leniyoruz! Facebook’un mavi rengini değiştirmeyi vaat eden bir yazılıma dikkat! Detaylar ve önemli ipuçları haberimizde.


Facebook Kullanıcıları İçin Yeni Tehdit!




Kötü amaçlı kişiler, dünya üzerindeki ürettikleri yeni zararlı yazılım fikirleri ile internet dünyasının başını ağrıtmaya devam ediyorlar. Bunlardan biri de 1.2milyarı aşkın kullanıcı sayısı ile dev sosyal medya platformu Facebook'taki kimseleri hedef alan Color Changer for Facebook adlı yazılım.
Google arama çubuğuna yazıldığında çıkan, ama ne hikmetse ilk etaptaChrome.google.com... adres satırı üzerindeymiş gibi görünen uygulama, link tıklandığında ayrı bir sayfada indirme yönergelerini barındırıyor.
Bununla birlikte yazılımın sunumu o kadar başarılı ki; 5 üzerinden 4.2’lerde yıldız, 250 bini aşkın kişi tarafından indirilme gibi verilerle güven kazanıyor. Ve Facebook profilinde mavi yerine 9 farklı renkte alternatif sunuyor olması tüm bu özelliklerle birleşince internet kullanıcısı indirme işlemine başlayabiliyor.
Ne yapılmalı? 
Yazılımla ilgili yapmanız gereken şey elbette indirmemek; bu tür uygulamalarda çok sayıda yanlış bilgi ile hedef kandırılmaya ve bir şekilde o yazılım bulaştırılmaya çalışılır. Antivirüs yazılımı kullanın, dikkat edin ve karşılaştığınız zararlı yazılımları bize bildirin.

En hızlı gelişen mobil sistem iOS ama...

iOS, en hızlı gelişen işletim sistemi olmayı başarsa da, Android karşısında ezilmekten kurtulamıyor!

Android, ios, apple, google, mobil
2013'te mobil işletim sistemlerinin gelişimi ilginç bir seyir gösterdi. Üç çeyrek içinde, iOS'un toplam yüzde 5'lik pazar payı kazandığı ortaya çıktı. Böylece iOS, yüzde 19 pazar payına ulaştı. Özellikle iOS7'nin yayınlanması ve yeni iPhone'ların piyasaya çıkmasıyla birlikte ivme kazanan iOS bu sayede Android karşısında güçlü bir çıkış yakalamış oldu.
Ancak Android'in hala liderlediğini koruduğu da gözden kaçmıyor. Piyasanın yüzde 57'sine hükmeden Android telefonlar, mobil alanda Google'a çok büyük bir güç sağlıyor.
iOS kullanıcılarının sayısının 233 milyon olduğu dikkat çekerken bunun 176 milyonu iPadkullanıcılarından oluşuyor. Ancak Android kullanıcılarını sayısı 708 milyon ile büyük bir rekora imza atıyor. Windows Phone kullanıcıları ise sadece 68 milyon kişide kalıyor. Ancak bu sonuçla, bir zamanların "yıkılmaz" sanılan kalesi Blackberry'in 62 milyonluk kullanıcı sayısını geride bırakarak üçüncülüğe yükseliyor. Windows Phone'un Microsoft'un Nokia'ı satın alması sonrasında, 2014 ve 2015 yılında çok daha büyük bir atak yaparak, iOS ile boy ölçüşebilecek seviyeye ulaşabileceği de düşünülüyor. Ancak gerçek sonucu zaman gösterecek.
PC'lerde ise Microsoft'un tartışmasız üstünlüğü devam ediyor. 734 milyon Windows 7kullanıcısının yanında 168 milyon da Windows 8 kullanıcısı bulunuyor. Apple Mac kullanıcıları ise sadece 47 milyon kişide kalıyor.
Kaynak:http://www.chip.com.tr/haber/en-hizli-gelisen-mobil-sistem-ios-ama_43408.html













TSK da siber suçlarla mücadele edecek

Bakan Binali Yıldırım, Silahlı Kuvvetlerin NATO çerçevesinde Siber Güvenlik Komutanlığını kurduğunu açıkladı.

TSK da siber suçlarla mücadele edecek

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, siber güvenliğin, bilişim çağının gündeme taşıdığı en önemli konular arasında yer aldığını ve ülke güvenliğiyle eşdeğer hale geldiğini söyledi.

Ülke güvenliğini sağlamak için çok büyük silahlanmaların artık yeterli olmadığına dikkati çeken Yıldırım, bilişim çağında çok küçük bir programla ülkenin bütün kritik altyapılarının işlemez hale getirilebildiğini vurguladı. Yıldırım, "Bankalar durur. Amerika'da olduğu gibi değil ama siber saldırılarla çökertilebilir. Bunlar ciddi tehditler ve çok kolay yapılıyor. Saldırılar çok kolay, savunması bir o kadar zor. Terörle mücadeleye benziyor, siber tehditlerle mücadeleye benziyor. Burada da zorluk var, orada da var. Burada da saldırı kolay, savunma zor. Çok ciddi bir benzerlik var" değerlendirmelerinde bulundu.

Siber Güvenlik Kurulunun geçen yıl kurulduğunu ve toplantılarıyla büyük mesafe kat ettiğini belirten Yıldırım, Siber Güvenlik Stratejisi ve Eylem Planı'nın hazırlanarak uygulamaya konulduğunu anımsattı. Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM) kurulduğunu ve 7 gün 24 saat çalıştığını kaydeden Yıldırım, USOM'un her tür siber saldırıyı paylaştığını söyledi.

Siber Olaylara Müdahale Ekipleri (SOME) hakkıda da bilgi veren Yıldırım, "SOME'ler her bakanlıkta kuruluyor. Bütün bu tedbirlere rağmen bir sıkıntı olursa bizim durduramadığımızı orada durduracaklar. Bazen saldırı yapılıyor, farkında değil. Burada otururken, yüzbinlerce köleleştirilmiş bilgisayarla ülkelere, içeriklere saldırılar yapılıyor. Burada küçük tedbirlerle bireysel güvenlik sağlanabilir" diye konuştu.

Siber Güvenlik Kurulunun bu konuda farkındalık eğitimleri gerçekleştirme görevi bulunduğuna da işaret eden Yıldırım, bugüne kadar iki Siber Güvenlik Tatbikatı yapıldığını hatırlattı. Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"2014 yılı şubat ayında çok geniş kapsamlı uluslararası nitelikte bir tatbikat yapılacak. Silahlı Kuvvetlerimiz NATO çerçevesinde Siber Güvenlik Komutanlığını kurdular. Siber olaylara müdahale ile ilgili Emniyetin çalışması var. Yavaş yavaş devlet içinde bu yeni alanda da yapılanma büyük bir hızla devam ediyor. Bunun dünyada algısını, böyle bir tehlikenin varlığını gören ülke sayısı 12-13'ü geçmedi. Türkiye uluslararası anlamda Avrupa Konseyi Siber Suçlar Sözleşmesi'ni imzaladı. Bu yasama dönemindeTBMM onayı tamamlanacak. Siber suçlarla mücadele konusunda bir yasa taslağımız var. Bunu bu yasama döneminde Meclisten geçireceğiz."
Anadolu Ajansı (AA)




Düşenlerin taşa dönüştüğü ilginç Göl!

Fotoğraf sanatçısı Nick Brandt, Natron Gölü'nün ve bu inanılmaz gölün aşırı tuzlu ve sodalı suyuna düşerek taşa dönmüş hayvanların eşsiz fotoğraflarını yayınladı.


Tanzanya'nın güneyinde bulunan, hemen yanındaki Ol Doniyo yanardağının ve yoğun buharlaşmanın etkisiyle benzersiz bir yapıya sahip olan Natron Gölü'ne düşüp ölün hayvanlar taşlaşarak, adeta bir heykel görünümüne dönüşüyor.



Gölün çevresi için "bir fotoğrafçı için muhteşem bir sahne" yorumunu yapan Brandt da bu sıra dışı manzaradan faydalanarak muhteşem fotoğraflar çekti.



Bir Doğu Afrika turu esnasında Natron Gölü'nün çevresindeki taşlaşmış güvercin, flamingo, kartal ve yarasaları bulan Brandt, bu hayvanları kullanarak yakaladığı eşsiz kareleri Harap Diyarlar (Across the Ravaged Lands) adlı kitabında yayınladı. ABD'nin NBC haber ajansına konuşan Nick Brandt, "Gölün kıyısına vuran birçok çeşit kuş ve yarasayı görmek beni gerçekten de çok şaşırttı" ifadesini kullandı.

Kaynak:http://www.teknolojioku.com/foto-galeri/dusenlerin-tasa-donustugu-ilginc-gol-5338.html?p=1








Japon işi "Android-matik!"

Android'in hayatımıza ne kadar girdiğini hala fark etmediyseniz, bu makine sizi şaşırtacak!

Google, android, oyun, oyunmatik, tokyo, vending

Google, Japonya'da çok ilginç bir uygulama başlattı.
Cips ve gazlı içecek satan otomatlara benzer bir makine tasarlayan Google, bu makinelerden üçünü Tokyo'ya yerleştirdi. Ancak makineler cips veya gazoz değil, Android oyunları ve uygulamaları satıyor. En azından Android 4.0 işletim sistemi ve NFC özelliği bulunan telefon sahipleri makineden beğendikleri oyunu seçerek, telefonu cihaza yaklaştırmak suretiyle indirmeye başlayabiliyorlar.
Teorik olarak, Android telefonlarda yer alan Google Play market uygulamasının içinden bir oyun seçip yüklemek çok daha pratik bir çözüm ancak bunun için internet bağlantısı gerekiyor. Google Play makinelerinden oyun yüklemek içinse internet bağlantısına gerek kalmadan NFC üzerinden donwload yapılıyor. Ayrıca ekranda beliren "eğlenceli" animasyonda, uygulama ekrandan düşüp aşağıdaki "alma" penceresine ulaşıyor, bu da uygulamanın yüklendiğini anlatıyor.
Elbette, başka bir ülkede çok anlamlı olmayacak ve pratik kullanım alanı bulamayacak bu makineler, bu tür sevimli teknolojik girişimlerle oynamayı seven Japonlar için eğlenceli bir "reklam" uygulaması olarak kabul ediliyor. Makineden ücretli yazılımlar alınabilindiği gibi, ücretsiz uygulamalar da indirilebiliyor.
Android kullanıcısı olmayanlar da makinenin deneme amacıyla verdiği Nexus 4 telefon üzerinde uygulamaları test edebiliyor ancak sonra telefonu makineye geri teslim etmek zorunda.
Bu Android reklamı şimdilik Japonya'ya özgü kalacak gibi görünüyor ancak diğer ülkelerden de talep gelirse, Google'ın oyun makinelerini dünyaya taşıması mümkün olabilir.





Solucanla milyonlar kazanıyor

Kırmızı Kaliforniya solucanlarının dışkısından organik gübre üreten girişimci Mehmet Aksoy, 200 milyar solucanla yıllık 5 milyon lira ciro yapıyor.

Rusya'dan 30 bavulun içinde getirttiği Kırmızı Kaliforniya solucanlarının dışkısından organik gübre üretimine başlayan Burdurlu girişimci Mehmet Aksoy, bugün 18 tesiste sayısı 200 milyara ulaşan solucanla yıllık 5 milyon liranın üzerinde ciro yapıyor.
Burdur'da organik gübre konusunda faaliyet gösteren firmanın Genel Müdürü Mehmet Aksoy, AA muhabirine, yaklaşık 5 yıl önce Rusya'dan "Kırmızı Kaliforniya" adıyla bilinen "lumbricus rubellus" cinsi solucanları getirdiklerini ve organik gübre üretimine başladıklarını kaydetti.
Yüzde 100 organik gübrenin bitkisel ve hayvansal organik atıklarla beslenen solucanların dışkısından elde edildiğini belirten Aksoy, ''Bu gübre görünüş olarak siyah toprağa benzer ve itici bir kokusu yoktur. İçeriğinde bitkinin gelişimi için gereken bütün enzimler, toprak antibiyotikleri, vitaminler, büyüme hormonları ve humik maddeler vardır. Kesinlikle hastalık yapıcı maddeler, parazit yumurtaları yoktur ve ağır metaller içermez'' dedi.

2014 SONUNA KADAR KADAR SATACAK ÜRÜN KALMADIAksoy, "Yaklaşık 200 milyar solucanla aylık 300 ton civarında katı gübre üretiyoruz. 2014 yılı sonuna kadar satacak ürünümüz kalmadı, çıkacak ürünün tamamı satıldı. Katı gübrenin kilogram fiyatı 1 lira ile 2,5 lira arasında değişiyor. Sulu gübrenin litre fiyatı ise 50 lira. Çıkacak ürünlerimiz de satıldı, stokta ürünümüz yok" diye konuştu.
YURT DIŞINDAN TALEP YAĞIYORAksoy, bugün ABD gibi gelişmiş ülkelerin kimyasal gübreyi büyük oranda terk ettiğini ve organik gübreye geçtiğini söyledi.
Oldukça talep geldiğine işaret eden Aksoy, "Solucan gübresi için yurt dışından da talep yağıyor. Almanya istiyor. Irak, Kuveyt, Suudi Arabistan ve Libya ile anlaşma yapmak üzereyiz" dedi.





En çok kullanılan ikinci tarayıcı artık o!

IE 8, 9 ve 10; Chrome 29, Firefox 23, diğerleri... En çok hangisi kullanılıyor, piyasa kimin elinde?

IE10, Microsoft, tarayıcı, internet

Sosyal medya sitelerinin veya mobil işletim sistemlerinin rekabetinden çok önce en çok konuşulan, tarayıcıların yarışıydı... Artık tarayıcı savaşlarının tansiyonu düşmüş olsa da bu alandaki yarış hala devam ediyor. Google, Microsoft ve Mozilla başı çeken ilk üç büyük tarayıcı üreticisi olarak karşımıza çıkıyor.
Ancak tüm zamanların en popüler tarayıcısı Internet Explorer da, kan kaybetmesine rağmen rakiplerine geçit vermeden liderliğini sürdürüyor. Şu anda dünyanın en çok kullanılan tarayıcısı konumunda olan Internet Explorer 8, NetApplications'ın son araştırmasına göre yüzde 21.41'lik pazar payıyla liderliğini korurken, en yakın takipçisinin de yine kardeşi Internet Explorer 10olduğu ortaya çıktı. Hızla pazar payı kazanarak yüzde 19.43 kullanım oranına ulaşan IE 10'un, özellikle Windows 8.1 güncellemesinden sonra liderliğe oturması bekleniyor.
Diğer IE sürümleriyle berber piyasanın yarısından fazlasını elinde tutan Microsoft'un çok uzun yıllardır devam eden tarayıcı savaşlarında hala lider konumunu sürdürdüğü gözleniyor.
Google'ın Chrome 29 tarayıcısı yüzde 12.78, Mozilla'nın Firefox 23'ü ise yüzde 11.55 düzeyinde kullanım oranına sahip. Onları, yüzde 9.44 ile Internet Explorer 9 ve yüzde 3.59 ile Safari 6 takip ediyor. Geriye kalan tüm sürüm ve tarayıcılar, yüzde 15.93'lük "Diğer" dilimini paylaşıyorlar.
Kaynak:http://www.chip.com.tr/haber/en-cok-kullanilan-ikinci-tarayici-artik-o_42997.html






İnsan beyni kaç gigabayt biliyor musunuz?

Uludağ Üniversitsi'nde 'NBeyin' adlı sunumda öğrencilere beyinin çalışma sistemleri hakkında bilgi veren Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyaloji Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Sinan Canan, beynin 2.5 milyon gigabayt hafızası bulunduğunu belirterek, bunun 300 yıl süren HD filmin kaydedilmesi anlamına geldiğini söyledi.


Beyin fizyolojisi hakkında birçok bilinmeyen bulunduğunu ve araştırmaların hala sürdüğünü kaydeden Doç. Dr. Sinan Canan, beynin bilgisayara hiç benzemediğini ifade etti.
Bir santimetreküplük beyin dokusu içinde bulunan hücreler arası bağlantıların sayısının Samanyolu'ndaki yıldızlardan daha fazla olduğuna dikkat çeken Canan şöyle konuştu:
"Beyinde iki tane birbirine benzeyen sinir hücresi yok. Beyindeki bağlantı haritası sayesinde hepimiz tek ve ayrı bireyler olarak yaşamımızı sürdürüyoruz."
"Hücreler dallı budaklı gibi görünebilir. Uzantıların çoğu hücrelerin antenleri. Binlerce hücreye sinyal gönderiyorlar. Hücrenin içinde halatlar, teleferik sistemleri ve aktarım rayları bir sürü sistem var. Çok yoğun bir protein yapısı mevcut"
Yaşamın ilk zamanlarında ilgisiz kalmanın beyin gelişiminde farklılıklar oluşturduğunu söyleyen Canan, beynin ön orta kısımların yüksek kişilik özelliklerini içeren kodları bulundurulduğunu bu bilgilerin doğuştan veya daha sonra hasar görmesi sonucu uyumsuz ve suçlu kişiliklerin ortaya çıkabildiğini anlattı.
Kaynak:http://www.teknolojioku.com/foto-galeri/insan-beyni-kac-gigabayt-biliyor-musunuz-5270.html?p=1





2020'deki Android böyle olacak!

2008'de ortaya çıkan Android, bundan 7 sene sonra, 2020'de nasıl bir işletim sistemi olacak?

android, 2020, 2008, işletim sistemi, mobil, google, tahmin

Android 2008'in sonlarında T-Mobile G1'de ilk kez ortaya çıktığında Apple, App Store'unu henüz açmış, Chrome web tarayıcısı henüz duyurulmuştu.
Google'ın geliştirdiği Android'in son sürümü, 2008'dekinden oldukça farklı görünüyor. İlk Android'de video oynatma işlevi yokken ve Android mağazası henüz emeklemeye başlamışken bugün durum oldukça farklı. Google, yine de durmuyor ve akıllı cep piyasasının büyük bölümünü elinde bulunduran Android'de yenilikler yapmaya devam ediyor.
Bu makalemizde Android'in gelecekte nasıl bir işletim sistemi haline gelebileceğini düşündük,2020'de bizi nasıl bir işletim sisteminin beklediği konusunda tahminler yürüttük. Her yeni Android sürümünü yeni bir harfle geldiğini düşündüğümüzde, 2020'de "R" harfine ulaşacağımızı tahmin ediyoruz. Kim bilir, 2020'deki Android'i belki de "Rice Pudding" adıyla anacağız.

1. 2020'de Google Maps

android, 2020, 2008, işletim sistemi, mobil, google, tahmin

1. 2020'de Google Maps

Google'ın harita hizmeti ilk ortaya çıktığında dünyayı sallamamış olabilir, ancak şu an en çok tercih edilen harita uygulamaları arasında. 2013'te yenilenen Google Maps, kişisel aramalara göre daha üst düzey bir kişiselleştirmesunuyordu.
Google Now sayesinde telefonumuz, artık bize öğlen yemeğinde gideceğimiz restoranın yolunu tarif edebiliyor. Gelecekteyse Google'ın Street View kameraları sayesinde daha çok binanın içinde dolaşabileceğiz. 2020'de halka açık binaların çok daha fazlasının Google Maps ile gezilebilir olmasını bekleyebiliriz.
Google, gelecekte telefonumuzla çektiğimiz fotoğrafları anonim olarak Street View'da kullanma seçeneği bile sunabilir.

2. 2020'de Android'le mesajlaşma

android, 2020, 2008, işletim sistemi, mobil, google, tahmin

2. 2020'de Android'le mesajlaşma

Facebook, WhatsApp, FaceTime, Skype gibi hizmetlerin mesajlaşma alanındaki savaşlarını Google'ın geriden izleyeceğini düşünmek zor. Şirketin SMS, e-posta, anında mesajlaşma ve videolu arama işlevlerini bir arada sunan araçları Android'e eklemesini bekleyebiliriz.
2020'de 5G üzerinden videolu görüşmeler de gerçeğe dönüşebilir.
Bu arada Eric Schmidt'in, 2020'de herkesin çevrimiçi olacağı yönündeki tahminini de hatırlatalım.







Microsoft, PC ve Xbox oyunlarını iOS ve Android'e getiriyor


Microsoft, PC ve Xbox oyunlarını iOS ve Android'e getiriyor

    Yıllarca PC'lerimizin başında uzun vakitler geçirdiğimiz strateji oyunu Age of Empires, bu konuda atılan ilk adım olacak.

      Microsoft, PC ve Xbox platformlarına çıkan oyunlarını, Apple'ın iOS veGoogle'ın da Android işletim sistemli telefon ve tabletlerine getirmek için çalışmalara başlıyor.


     Nikkei'nin paylaştığı bilgiye göre Microsoft, akıllı telefonlara oyun geliştiren Japon oyun firması Klab Inc ile, PC ve Xbox'daki oyunlarını mobil ortama aktarmayı düşünüyor. Bu bağlamda ilk hamlenin de, efsane strateji oyunu Age of Empires'ın F2P (ücretsiz versiyon) yıl sonuna doğru indirilmeye sunulmasıyla gerçekleşmesi bekleniyor. Muhtemelen kendi mobil işletim sistemi Windows Phone 8 için de çalışmalar yapılacaktır.

Microsoft'un oyun dünyasında yer alan Fable ve Halo gibi markaları da bulunuyor, ki bu oyunların da mobil platformlara gelmesi olası görünüyor. Daha fazla bilgi geldikçe sizlerle paylaşacağız.






Sosyal medyaya AB standardı geliyor


Sosyal medyaya AB standardı geliyor

      Hükümet, sosyal medyaya yasak yerine düzenlemegeleceğini açıkladı. İşte o düzenlemeler...


      Düzenlemenin twitter ve facebook gibi internet üzerinden işlenen suçları içereceği belirtildi. Dört başlıkta yapılacak yeni düzenleme, 'yalan-iftira' , 'küfür-hakaret' , 'tahrik-isyana teşvik' ve 'kişisel verilerin paylaşılması-teşhircilik' unsurlarını kapsıyor.

       Sosyal medya düzenlemesi için İçişleri, Adalet, Ulaştırma ve Sanayi Bakanlığı ile alt kuruluşlar TÜBİTAK ve BTK'nun ortaklaşa bir çalışma yürüttüğü öğrenildi. Düzenlemelerin AB uygulamalarını içerecek şekilde, kısıtlamadan çok denetimleri kapsayacak düzenlemeler olduğu belirtildi. Yine düzenleme ile sosyal medya üzerinden işlenen suçlara karşılık yasal boşluklarda giderilecek.

       Küfür ve hakarete kamu ayarı

       Sosyal paylaşım siteleri olan twitter ve facebook üzerinden yapılan 'yalan ve iftira' niteliğindeki mesajlar yasal düzenleme ile yakın takibe alınacak. Kamuoyunu yanlış yönlendirmeye yönelik yapılan yalan haberler ve iftiraların tespiti halinde bunları yapan kullanıcılar hakkında cezalarda artırıma gidilecek. Hakkında yalan haber yapılan kişinin başvurusu olsa da olmasada bunu yapanlar hakkında kamuoyunu yanlış yönlendirdikleri gerekçesiyle kamu davaları açılabilinecek. Bu konudaki yayınlara denetim gelecek. Yalan ve iftiraların hukuken tespiti halinde BTK devreye girecek. Düzenlemede küfür ve hakarete karşı da ciddi caydırıcı düzenlemeler getirilecek.

       Tahrik ve isyana teşvik

       Toplumu tahrik eden, kamu düzenini bozan twitter ve facebook mesajlarına karşı da ağır yaptırımlar getirilecek. Kamuoyunda provakasyonlara neden olabilecek, sokak olaylarını kışkırtıcı mesajlar yakın takibe alınacak. MGK'da siber terörle mücadele doğrultusunda bir karar alınmış ve bu konuda ilgili bakanlıklar siber güvenlik çalışması başlatmıştı. Sosyal medya üzerinden yapılan tahrik, provakasyon ve isyana teşvik faaliyetleri de siber güvenlik kapsamında masaya yatırılacak. Sosyal medya üzerinden işlenen suçlara karşılık yasal boşluklarda giderilecek.

       Kişisel verilerin paylaşımı

       Son dönemde sosyal medyanın kişilerin özel bilgi ve görüntülerinin teşhir edildiği bir mecraya dönüşmesi de yasayla sınırlandırılacak. Söz konusu düzenlemede öngörülen cezai yaptırımlar ile kişisel verilerin izinsiz olarak twitter ve facebook üzerinden sergilenmesinin önüne geçilecek. Yapılan düzenlemeler, Anayasa'nın haberleşme hürriyetini sağlayan maddeleriyle çelişmeyecek şekilde olacak.

      'Suç her yerde suçtur'

      Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, yapılacak düzenlemenin sosyal medyayı yasaklamadığını belirterek, 'Sosyal medya, paylaşım sitelerine yönelik bir çalışma yoktur. Ancak sanal dünyada insanları mağdur edecek suç işleme serbestliği olamaz. Sosyal medyada da insanı ölüme teşvik ederseniz, kumara teşvik ederseniz, bilgilerine erişirseniz onları da kamuoyuyla paylaşırsanız bunun da cezası var. Suç her yerde suçtur. Suç işlendiği sabitse bunun sosyal medya üzerinden ya da sokakta işlenmesi arasında fark yoktur' dedi.

     Sosyal medyaya AB standardı

      AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, sosyal medyayla ilgili yeni bir düzenleme iddialarına ilişkin, 'Kimse bizden sürpriz filan da beklemesin, yasaklama da beklemesin. Medeni ülkelerde bu iş nasıl kayıt altındaysa öyle olacak' dedi. Sosyal medyaya bir düzenlemeye ihtiyaç olduğunu ifade eden Çelik, 'Avrupa Birliği standartlarına aykırı bir şey yapmayız. Yasak söz konusu değil. Bizi Çin'le karşılaştırıyorlar herhalde. Çin bile yasaklayamıyor. Öyle bir şey söz konusu değil. İnsanlar şu peşin hükümlerinden kurtulsunlar. Kimse bizden sürpriz de, yasaklama da beklemesin. Medeni ülkelerde bu iş nasıl kayıt altındaysa öyle olacak' şeklinde konuştu.








IOS 7 ŞİKAYET EDİLDİ


iOS 7 kullanıcıları bu işletim sistemini şikayetvar'a şikayet etti.



           Dev teknoloji şirketlerinden Apple, geçtiğimiz günlerde tanıttığı yeni işletim sistemi İOS 7’nin beta sürümünü kullanıcılara sunmuştu. Ancak bu işletim sisteminden şikayetler var.
         iOS 7’yi kullanan kullanıcılar bu işletim sistemini şikayetvar’a şikayet etti ve yeni işletim sisteminin karmaşık olduğunu, cihazlarda kilitlenmelere, yavaşlamalara ve kasılmalara neden olduğunu, şarj, ses sorunu yaşandığını ve cihaza yüklenen uygulamalarda hataların görüldüğünü belirtti.
1370971487_iphone-5s-with-ios-7-vs-galaxy-s4-in-scare-tactics.jpg
         
            Apple’ın bu işletim sistemini Beta olarak kullanıcılara sunmasının nedeni zaten hataları görüp düzenlemek. Bir beta sürümü işletim sisteminde hataların olmasını normal olarak görüyoruz. Önemli olan bu hataların tam sürümle birlikte giderilmesi.
Aşağıda şikayetleri inceleyebilirsiniz:
1. Kullanıcılarına karmaşık geldi: “Çok karmaşık bir yapıya sahip ve bazı ayarlar düzenlenmeden kullanmak oldukça zor. Yeni sürümle uygulamalar konum tabanlı çalıştırılacak ve yıllara bölünmüş fotoğraflar da bunun bir kanıtı diyebiliriz.”
2. Cihazsa kasılmalara neden oluyor: “İOS7 yazılımını kendi kullandığım iPhone 5'e yükleyerek test ettim. İOS6’ya göre beni tatmin etmedi. Telefonda belli başlı geçişlerde kasmalar meydana geliyor.”
3-Yüklemeden sonra cihazlar kitlendi: “Telefonuma İOS 7 yi yükledim. 12 saat sonra telefon kitlendi ve UDİD kaydı istedi. Uzun bir süre açılmadı. Ayrıca tuş kilidini açarken durup dururken yeniden başlamalar biraz can sıkıyor.”
4-Şarj dayanmıyor: “Yeni işletim sistemini yükleyenlerin büyük çoğunluğu şarj problemi yaşadı. Dün gece %75 şarjla bıraktım sabah kalktığımda %5 olmuştu inanamadım. İnanılmaz şarj harcıyor.”
5-Yavaşlama meydana geldi: “İOS 7’yi yükledikten sonra cihazımda yavaşlama meydana geldi. 2 gündür kullanıyorum ama telefonun eski akıcılığı yok. Fotoğraf çekmek için bir kaç kere tuşa basmak zorunda kalıyorum”
6-Uygulamalarda hatalara neden olabiliyor: “Yeni işletimi telefonuma yükledikten sonra bazı uygulamalarda hatalar meydana geldi. Bazı uygulamalar açılmadı ve çalışmadı. Boş siyah bir ekran geldi ve çalışmadı.”
7- Ses sorunu yaşanıyor: “Yeni sürümü yükledikten sonra telefon konuşmalarında karşı tarafın sesi eski sürüme göre daha az geliyor. Telefonu kulağıma iyice yapıştırma gereği duydum. Fakat kulaklık taktığımda böle bir problem olmadı. Ayrıca, uygulamalarda ve uyarı seslerinde de bir azalma var.”


















Yayınlanan bir blog yazısı ile Facebook üzerinde hashtag kullanılmaya başlanacağı resmen duyuruldu.

      Facebook üzerinde hashtag'ler aynı Twitter, Instagram veya Tumblr'da olduğu gibi kullanılacak ve aynı konuyla ilgili farklı paylaşımları kolay bir şekilde keşfetmeyi sağlayacak.


        Yapılan açıklamaya göre Facebook üzerinde hashtag'lerin üç temel kullanım şekli olacak. Kullanıcılar Facebook üzerindeki durum güncellemeleri ve paylaşımlarına hashtag ekleyebilecekleri gibi, diğer servislerden taşınan hashtag'ler de tıklanabilir olacak. Ayrıca hashtag'ler Facebook aramasına da dahil edilecek.

         Hashtag'lerle ilgili mahremiyet endişelerine gelince, Facebook hashtag yapısının site üzerindeki var olan mahremiyet ayarlarını değiştirmediğini, içerisinde hashtag kullanılmış olsun ya da olmasın tüm kullanıcıların bundan sonra da sadece kendileri ile paylaşılmış olan içerikleri görüntüleyebileceklerini ve bunun dışında kalan içeriklere erişemeyeceklerini açıkladı.

       Bu açıklama ile birlikte hashtag'lerin Facebook'ta kullanılmaya başlanacağı kesinleşmiş oldu fakat bir anda tüm kullanıcılar için kullanılabilir olmayacak. Hashtag kullanımı kademeli olarak devreye sokulacak ve tüm kullanıcıların bu özelliğe sahip olması zaman alabilecek.

       Facebook ayrıca hashtag kullanımını zaman içerisinde farklı özellikler ile zenginleştireceğini söyledi fakat bu konuda detay vermedi.

Hashtag Nedir?


Twitter'da bir çok kez gördüğümüz ve çoğu kez anlam veremediğimiz "#" işareti "" anlamına geliyor. HashTag adı verilen bu işaret Twitter'da belirli bir konuyu belirlemek ve ayrıştırmak için kullanılmakta.

Örneğin twit yazarken #AnahtarSözcük diye girdiğimizde Twitter # işareti konulduğu için bu anahtar sözcüğe link koyar, bu linke tıklandığında dünya üzerindeki bu anahtar sözcüğü içeren bütün twitler zaman sırasına göre sıralanır. Böylece takip de kolaylaşmış olur.

Hashtag hakkında bir küçük püf noktası daha mevcut. Eğer girmek istediğimiz hashtag birden fazla sözcükten oluşuyorsa mutlaka bu sözcükleri bitişik yazmalıyız. Aksi halde Twitter sadece ilk sözcüğü hashtag olarak algılar.









SAMSUNG EXYNOS 5 OCTA İŞLEMCİ ÖZELLİKLERİ

CES 2013 fuarındaki en önemli lansmanlardan birisi Samsung’un 8 çekirdekli Exynos 5 Octa adlı işlemcisini tanıtması oldu. 
                ARM’ın big.LITTLE teknolojisini kullanan Exynos 5 Octa, 1.8GHz saat hızında çalışan dört ARM Cortex-A15 ve 1.2GHz saat hızında çalışan dört Cortex-A7 olmak üzere sekiz çekirdek taşıyor. Bu iki grup işlem yüküne göre devreye girerek yüzde 70′lere varan enerji tasarrufu sağlarken, performanstan da ödün vermiyor. Yongaseti 28nm fabrikasyon sürecinde High-K Metal Gate teknolojisi ile üretilecek.
                 Exynos 5 Octa yongada sistemi tanıtılırken, grafik biriminin Mali-400 birimine göre iki kat performanslı olacağı belirtilmiş ancak tam olarak hangi yonganın kullanılacağı söylenmemişti.
                Anandtech tarafından firma içindeki kaynaklara teyit ettirilen bilgiye göre Exynos 5 Octa işlemcisi, yanında  PowerVR SGX 544MP3 grafik birimini de beraberinde getiriyor. Samsung, Galaxy S modelindeki Hummingbird işlemcisinin yanında PowerVR SGX 540 grafik birimini kullanmıştı. O dönemden bu yana Galaxy S serisinde ARM tabanlı grafik birimlerine şahit olmuştuk
                Kaynakların Galaxy S4 modelinde kullanılacağını iddia ettiği Exynos 5 Octa işlemcisi, eğer iddialar doğruysa, yaklaşık 3 yıllık bir aradan sonra Galaxy S serisine PowerVR grafik birimini getirmiş olacak.
PowerVR SGX 544MP3 grafik biriminin çalışma frekansının 533MHz olacağı ve 3 mantık birimi taşıyacağı belirtiliyor. PowerVR SGX 544MP3 birimi, Apple’ın A5 ve A5x işlemcisindeki PowerVR SGX 543 grafik birimine benzese de, DirectX 10 sınıfı dokulama donanımı ve 2 kat hızlı poligon oluşturma avantajıyla geliyor. 51.1GFLOPS değerine sahip olan grafik birimi, A6X işlemcisindeki 71.6 GFLOPS değerine sahip PowerVR SGX 554MP4 grafik birimine bakıldığı zaman biraz geride kalıyor. Bu nedenle birimin A5X ve A6X arasında bir yere yerleşeceği öngörülüyor.
             Kaynaklar Galaxy S4 modelinde bu yongasetinin kullanılacağını iddia etse de, Anandtech, 2013 yılında Exynos 5 Octa cihazının duyurulacağını, 2014 yılında da satışa sunulacağını ifade ediyor.
PowerVR grafik birimleri Imagination Technologies tarafından üretiliyor. Asıl önemli olan nokta, firmanın yüzde 10 hissesinin Apple’a ait olması. Apple, tüm iOS ürünlerinde PowerVR grafik birimlerinden en üst düzeyde istifade ediyor. Apple’ın Samsung ile üretim ortaklıklarına birer birer son verirken, Samsung’un dolaylı da olsa Apple ile yeni bir ortaklığa başlaması, firmanın bu konudaki cesaretine örnek olarak gösteriliyor.Samsung Galaxy S4′Ün Yeni Test Sonucu; Exynos 5 Octa, Snapdragon 600′Ü Geride Bırakıyor
                                    
             Samsung Galaxy S4′ün iki farklı işlemci seçeneği ile geleceğini biliyoruz. Teknik olarak üç farklı işlemci seçeneğinden bahsedebiliriz aslında; bunlardan bir tanesi Qualcomm’un Snapdragon 600 çözümü iken diğer ikisi ise Samsung’un farklı hızlarda çalışan Exynos 5 Octa modelleri.Daha detaylı açıklamak gerekirse, Galaxy S4′ün kod numarasına göre türevleri şu şekilde; - GT-I9500 – Exynos 5 Octa 1.6 GHz – LTE yok.- GT-I9505 – Snapdragon 600 1.9 GHz – LTE var.- SHV-E300S – Exynos 5 Octa 1.8 GHz – LTE var. Görüldüğü üzere Samsung, kendi işlemcisi Exynos 5 Octa’nın da LTE’li bir versiyonunu hazırlamakta. Üstelik bu versiyon, LTE’si modele göre 200MHz daha yüksek çalışma frekansında görev yapıyor. Exynos 5 Octa aynı zamanda ARM’ın little.BIG platformunu temel alıyor ve dört adet Cortex-A15 ile dört adet Cortex-A7 çekirdeğine sahip. Grafik birimi tarafında ise PowerVR SGX544MP3 çözümüne yer verildiğini görmekteyiz. Ortaya çıkan yeni AnTuTu test sonucu, Galaxy S4′ün performans noktasında iddiasını bir kez daha gözler önüne seriyor. 1.6GHz’de çalışan Galaxy S4, popüler test uygulaması AnTuTu’da 28000 puan civarı skor alarak, 1.9GHz’de çalışan Snapdragon 600 işlemcili Galaxy S4′ün 25000 civarında seyreden skorundan daha yüksek bir başarım sergiliyor bu testte. Aynı zamanda 200MHz daha hızlı çalışan Exynos 5 Octa’lı Galaxy S4′ün de, AnTuTu testinde 30 bin puan sınırını geçen satışa hazır, ARM tabanlı ilk telefon olduğunu söyleyebiliriz. Satışa hazır ve ARM tabanlı ifadeleri önemli zira Intel’in 2GHz’de çalışan Clover Trail+ platformuna sahip akıllı telefonlar da 30000 puan üzerini vaad ediyor, ayrıca Nvidia da Tegra 4 platformunun bu testte 30000 üzerinde skor aldığı yönünde açıklamalar yapıyor. Daha önce çıkan haberler, Exynos 5 Octa işlemcisinin üretimindeki bazı sıkıntılar nedeniyle “ilk etapta” satılacak her 10 adet Galaxy S4′ten 6 ya da 7 tanesinin Snapdragon 600 işlemcisiyle kalanın ise Exynos 5 Octa ile geleceğini öne sürüyordu. Samsung konu hakkında açıklama yapmasa da Galaxy S4′ün Amerika versiyonu Snapdragon 600, Kore versiyonu LTE destekli Exynos5 Octa ve Avrupa versiyonu da Exynos 5 Octa’nın LTE’li versiyonu ile karşımıza çıkacak.Üç farklı işlemci  seçeneği arasında saf çekirdek gücüne dayalı performans farkı olmakla birlikte GPU farklılığı da büyük önem taşıyor. Zira kaynaklar, PowerVR SGX544MP3′ün, Adreno 320 ile kıyaslandığında daha yüksek grafik performansı göstereceğini belirtiyorlar. Diğer taraftan merak edenler için Galaxy S4′ün ülkemiz pazarına Exynos 5 Octa işlemcisiyle giriş yapacağını da not düşelim. Galaxy S4′ün yeni test sonuçlarını aşağıdaki galeri içerisinde bulabilirsiniz. Aynı zamanda cihaza ait ön inceleme ile performans değerlendirme videolarımızı ve yeni yayınlanan televizyon reklamlarını aşağıdan ulaşabilirsiniz.       

İŞLEMCİ ÖZELLLİKLERİ:
Samsung 5 Octa işlemci Diyagramı

Cortex A7 Diyagramı













iOS 7 Hakkında Her Şey

Apple'ın ABD'de düzenlenen WWDC etkinliğinde tanıttığı iOS 7'nin tüm detayları ve özellikleri haberimizde. Bakalım iOS 7 ne gibi yenilikler sunuyor.


Bugün ABD başlayan WWDC etkinliğinde birçok yeni Apple ürünü ve yeniliği tanıtıldı. Bunlar arasında yer alan iOS 7Apple'ın bir sonraki nesil işletim sistemi. Yedinci kez iOS kullanıcılarıyla buluşan işletim sistemi bir dizi yenilik ve arayüz güncellemesi içeriyor.
Bu gece canlı yayınla anlattığımız yeniliklerden iOS 7 hakkında olan her şeyi sizler için bir araya getirdik. İşte yeni mobil işletim sistemi ve en yeni özellikleri:    
Sade ve şık arayüz
Steve Jobs'un ölümünden sonra Apple içindeki konumu daha da güçlenen Baştasarımcı Jony Ive ve ekibi tarafından geliştirilen iOS 7, daha sade ve şık bir arayüze sahip.
Birçok ikonun yeniden tasarlandığı iOS 7'de kullanılan fontlar da elden geçirilmiş. Yeni renk paletlerinin kullanıldığı arayüz tasarımında katman mantığı tercih edilmiş.
Şeffaflığın ön plana çıkarıldığı yeni işletim sisteminde animasyonların sayısı da artırılmış. Örneğin hava durumu sayfasında kar yağma efekti gerçek zamanlı olarak görülebiliyor.
Üç boyutlu tasarımın ön plana çıkarıldığı iOS 7'de üçüncü boyuta özel tasarımlar da oluşturulmuş. Birçok yeni tasarım güncellemesi içeren işletim sistemi bugüne kadar yapılan en radikal tasarım değişikliği olarak karşımıza çıkıyor.
Otomobilde iOS keyfi
iOS artık otomobiller de kullanılacak özel bir moda sahip. Bu özel mod ve özellikler sayesinde araç içinde sesli arama yapma, mesaj gönderme ve birçok özellik de kullanıma sunuluyor. Yeni özellik aralarında Mercedes, Ferrari, Hyundai, Chevrolet ve Kia gibi markaların otomobilleri tarafından desteklenecek. Ancak bu entegrasyonun nasıl olacağı tam olarak açıklanmadı.
Otomatik güncelleme özelliği
iOS kullanıcılarının en önemli sorunlarından biri olan uygulama güncelleme sıkıntısı iOS 7 ile birlikte ortadan kalkıyor. Bundan sonra uygulama güncellemeleri otomatik olarak yapılacak. Ancak çok büyük boyutlu güncellemelerde bu durum sorun çıkarabilir. Tam olarak detay olmadığından otomatik güncellemenin nasıl yapılacağı ve sınırlama olup olmayacağı tam olarak bilinmiyor.




Bir ayda 97 milyar veri parçası toplandı


ABD’de ilk olarak telekulak skandalıyla patlak veren, ardından cep telefonu operatörleri ve dev teknoloji şirketlerinden bilgi toplandığının ortaya çıkmasıyla büyüyen istihbarat skandalı, daha uzun bir süre ABD’nin gündeminden düşmeyecek gibi görünüyor.
On milyonlarca Amerikalının cep telefon kayıtlarının toplanmasına ve aralarında Google, Facebook ve Microsoft’un bulunduğu dev teknoloji şirketlerinin sunucularından bilgi alındığına dair iddiaları belgeyen İngiliz Guardian gazetesi, en son olarak NSA’nın ‘küresel veri takip etme ve sınıflandırma’ aracını ortaya çıkardı.
Guardian’ın verdiği bilgiye göre, NSA, ‘istihbaratın nereden geldiğini analiz eden ve bilgileri kayıt altına alan çok güçlü bir yazılım’ geliştirdi.
‘Boundless Informant’ yani ‘Sınır Tanımayan Muhbir’ adı verilen veri madenciliği aracı, küresel alanda bilgi topladığı cep telefonu ve bilgisayarların ait olduğu ülkeleri gösteren bir harita sunuyor. Haritada en çok bilgi toplanan ülkeler sarı renkle, en az bilgi toplanan ülkeler ise koyu yeşil olarak beliriyor.
MİLYONLARCA VERİ AKIŞI
Guardian’ın ele geçirdiği Boundless Informant belgelerine göre, program, Mart 2013’te sona eren ve 30 günü aşan bir sürede, ABD’deki bilgisayar ağlarından 3 milyar parçalık veri elde etti.
Belgelerden birinde, programın, ‘X ülkesinde nasıl bir istihbarat altyapısı/kapsamımız var’ gibi sorulara yanıt bulmak için hazırlandığı belirtiliyor.
Ele geçirilen bir diğer NSA belgesinde, ‘Boundless Informant aracı, harita üzerindeki bir ülkenin seçilmesini, o ülke hakkındaki metaverinin gözden geçirilmesini ve söz konusu ülke hakkındaki veri toplamının detaylarının incelenmesini sağlar’ bilgisi yer alıyor.
Araçta yer alan ‘örnek kullanım senaryosu’ seçeneği, ülkeler hakkında, ‘belli konularda kaç tane kayıt toplandığını’ gösteriyor.
HER ÜLKEDEN SAYISI VERİ TOPLANDI
Boundless Informant haritasına ait bir ekran görüntüsü, son derece gizli bir NSA ‘küresel ısı haritası’ içeriyor.
Harita, Mart 2013’te küresel bilgisayar ağlarından 97 milyar parça veri toplandığını gözler önüne seriyor.
En çok bilgi toplanan ülke, 14 milyar veri parçasıyla İran olurken, ikinci sırada 13,5 milyar veriyle Pakistan yer aldı. ABD’nin en yakın müttefiklerinden Ürdün, 12,7 milyar veriyle üçüncü sırada yer alırken, Mısır 7,6 milyar veriyle dördüncü, Hindistan ise 6,3 milyar veriyle beşinci sırada yer aldı.
ABD KONGRESİ KIZGIN
NSA, ABD Kongresi’ne geçmişte, ‘ABD halkına ait verilen gizlice toplanmadığı’ garantisi vermişti. Ancak ortaya çıkarılan bilgiler, ABD hükümetine bağlı kurumların çok ciddi boyutta gizli istihbarat çalışmaları olduğunu gözler önüne serdi.
ABD Başkanı Barack Obama, Cuma günü yaptığı açıklamada, ‘Kongre’nin en büyük sorumluluklarından bir tanesinin, halkın casusluğa maruz kalmadığını sağlamak olduğunu’ söyledi.
Senatörler de NSA’nın bağımsız bir şekilde yürütmek istediği casusluk çalışmalarına karşı öfkeli. Senato İstihbarat Komitesi’nden Ron Wyden, geçtiğimiz yıl NSA’ya gönderdiği mektupta, ‘yasalar altında kaç Amerikalıya ait veri toplandığı ve elde edilen toplam veri miktarı’ hakkında bilgi istemişti ancak yanıt alamadı.
Guardian’a açıklama yapan NSA’nın bir sözcüsü, “Mevcut teknoloji, elde edilen iletişim bilgisiyle belli bir noktadaki spesifik bir insanı tanımlamamıza izin vermiyor... Bilgisayar işlemleri ve insan gücüyle yapılan çalışmalarda iletişimleri karakterize etmeye ve ABD halkının mahremiyetini koryumaya çalışıyoruz” denildi.

NSA, ortaya atılan iddiaların ‘son derece gizli konular’ olduğunu ve yüzden tartışmaya açık olmadığını belirtti.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder